Anasayfa  I  Hakkımızda  I  İletişim 

ALTINI ISLATAN ÇOCUKLAR


Altını ıslatma çocuğun bilerek yaptığı bir olay değildir bu nedenle çocuğun yatağını ıslatıyor olması onun kaderi olmamalıdır. Psikolojide en kolay çözümü olan problem yatağını ıslatma olayıdır.
Aileler bu duruma utanılacak bir olgu olarak bakmamaları gerekiyor. Psikolojik destek alınmasından çekinilmemelidir. Çünkü zamanında yapılmayan müdahale çocuğu mutsuz edecek, kaygılı, endişeli, çekingen, kendine güveni olmayan, kendinden memnun olmayan bir çocuk, daha sonra da yetişkin olmasında etken olabilecektir.

Altını ıslatma probleminin çocuğun gelecekteki yaşamını etkiliyor olması bilincini alan aileler zaman geçirmeden çocuklarını artık psikologa götürmeye başlamışlardır.
Anne babaların net olarak bilmesi gereken 3 yaş bittiğinde altını ıslatma problemi de biter. Eğer 3 yaş bitmesine rağmen çocuk hala altını ıslatıyorsa bir psikologdan yardım istenmelidir. Bu yardımı isteyerek, hem çocuğu mutsuz etmeyecek hem de siz yorulup, çocukla itişip sürtüşmeyeceksiniz. Bu durum çocuğun utandığı ve rahatsız olduğu bir durumdur. Toplumumuzda çok yaygın olarak batıl (yanlış) inanışlar vardır. Bu inanışlardan etkilenen aile çocuğu uygun bir psikologa götürmez. Ya bir hocaya ya da bir medyuma gidilir. Bu tür olaylar çocuğu daha fazla korkutmaktan başka bir işe yaramaz. Bir psikolog elle bir muayene yapmayacağı için hem kız hem de erkek çocuklarınız için kaygılanmanız gereksizdir.

Yatağını ıslatma çok sık rastlanan bir durum olmasına rağmen erken teşhis ile tedavi edilebilir. En kötüsü de 3 yaşı civarında çok kolay, zevkli, çabuk ve de kesin halledilebilen bu problem zaman zaman 15,20 hatta 30 yaşına kadar devam edebiliyor. Çocukta tuvalet eğitimi 1 yaş civarında başlar. 3 yaşın sonuna kadar hallolur. Bu sorun 4 yaşında hala hallolamadıysa mutlaka sorunu halletmek için bir psikologdan yardım istemelisiniz. Burada daha önemli bir konu devreye giriyor. Aileler "biz çocuğumuzu niye bir psikologa götürelim, çocuğumuzun psikolojik bir sorunu yok" diye düşünebiliyorlar. Bazen de ihmal edebiliyorlar. Biz psikologlar altını veya yatağını ıslatan çocuğun genellikle bir problemi olduğunu düşünmüyoruz. Bu olay bir öğrenme olayıdır. Bu öğrenme de yaş ilerledikçe devam edip gider. Burada psikolog elle bir müdahale yapmaz, fizik muayene yapmaz. Yani çocuğa dokunmaz. Yaptığı tedavi psikolojik tedavidir. Psikolog altını ıslatan çocuğa bir ilaç vermez. Aileler erkek çocuksa ya sünnete yada ergenlik dönemine kadar beklemeyi yeğliyorlar. Bu, çocuk ve özellikle anne için çok yanlış ve hatalı tutum aynı zamanda eziyet edici bir durumdur. Bir anneye çok kolay, bir görüşmede halledilebilecek masrafsız kesin çözüm varken, çocuğu bu sıkıntıya çekmeye mecbur bırakmak en büyük haksızlıktır.